Bu yazdığım yazı, geçen sene 1Mayısta yazdığım yazının aynısı, yaşadıklarımıza bakar mısınız, demokrasi anlayışımızdaki gelişmeye bakar mısınız? İktidarın Taksim meydanını kullandırmamaktaki inadına ve emekçilerin Taksime çıkma ısrarlarına bakar mısınız?
Gelişen demokrasilerde, böyle bir manzaraya rastlamak mümkün mü?
* * *
Emeğini para karşılığında satan, emeğinden başka satacak bir şeyi olmayan, üretimin en önemli öğesi olan emekçiler, çalıştıranların karşısında zayıf bırakılmıştır.
Emekçiler, İş hayatına ait kuralların hazırlanışında ve değiştirilmesinde söz sahibi olmaktan çıkarılmışlardır.
Örgütlenmelerinin önüne bir dizi engeller konmuştur.
Çalışanların, ekonomik ve sosyal hakları için, çalıştıranlarla pazarlık yapma güçleri yok edilmiştir.
Bunlar 1 Mayıs’ta tartışılmalı ve konuşulmalıdır.
* * *
1 Mayıs, Emeği ile geçinenlerin, emeklilerin, işsizlerin ve diğer emekçilerin, yoksul halk kesimlerinin, çıkmazlarını haykıracakları, sorunlarını kamuoyuna duyuracakları en önemli bayram günüdür.
* * *
Çalışanların, örgütlü olmalarından rahatsız olan anlayış egemen olmaya başlıyorsa, demokrasinin tartışılması gerekmektedir.
1 Mayıs’ta bu konuşulmalı ve tartışılmalıdır.
* * *
Çalışan insanların emeklerinin karşılığı verilmemektedir.
Düşük ücretle çalışan emekçilerin ücretlerinin tartışılmasının önündeki en önemli engel, patronların küresel rekabet mazeretidir.
1 Mayısta küresel rekabeti konuşmalıyız ve tartışmalıyız.
* * *
Çalışanların gözlerine baka baka, 700 Liranın fena bir gelir olmadığını, onunlada geçinilebileceğini, söyleyebilen siyasilerin demokratlıkları konuşulmalı ve tartışılmalıdır.
* * *
Halkımız, kendisinden bir parça olan çalışanları, emeği ile geçinenleri ve emeklileri, göremez hale getirilmiştir.
1 Mayıs’ta halkımızla bu konuyu konuşmalıyız ve tartışmalıyız.
* * *
Siyasilerin, demokrasi ve ileri demokrasi nutukları ile çalışanların talepleri örtüşmemektedir.
1 Mayısta yönetenler ile ve siyasiler ile bu konuyu tartışmalıdır.
* * *
1 Mayıs’ta çalışanların alım gücü konuşulmalıdır.
1 Mayıs’ta çalışanların, çalıştıranlar karşısındaki çaresiz bırakılışları konuşulmalıdır.
1 Mayıs’ta, gelirin adil bölüşümü tartışılmalıdır.
1 Mayıs’ta daha az kamu hizmeti yaratmaya çalışanlar tartışılmalıdır.
1Mayıs’ta daha fazla özelleştirmeler tartışılmalıdır.
1 Mayıs’ta daha ucuz emek gayretleri tartışılmalıdır.
1 Mayıs’ta daha katmerli bir sömürü istekleri tartışılmalıdır.
1 Mayısta demokrasinin sadece sandık meselesi olmadığı konuşulmalıdır.
1 Mayıs’ta, dünyanın, fabrikaların atıkları ile yok edildiği tartışılmalıdır.
1 Mayıs’ta, en yoksul 48 ülkenin, gayri safi milli hâsılaları toplamlarının, dünyanın en zengin üç kişisinin toplam servetinden az olmasının sebepleri tartışılmalıdır.
* * *
Yoksa 1 Mayıs, Taksim meydanında kutlansa ne olur, kutlanmasa ne olur?